31 Ağustos 2013 Cumartesi

BUGÜN BAYRAM 30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMI


ZAFER BAYRAMI ETKİNLİĞİMİZ


patates baskı


ay ve  yıldız
bizim güzel ve anlamlı bayrağımız, 


ve
ecenin en sevdiği semboller 
bir sabah yürüyüşü,


30 ağustos Zafer Bayramında 
anlamlı bir etkinliğe dönüştü.




her yere bayrağımızı bastık










 
  




ardanın mutfağından cupcake


CUPCAKE
canım tatlı istiyor 
ama renkli:
"anne sen ne renk istersin?" 
"pembe"
"ben yeşil isterim, tamam mı?"

hamur gayet yeterli. çok olunca yemiyoruz, korktuğum gibi değil çok miktarda olmuyor.
aşağıdaki resimdeki kadar...
ama şimdi de kimseye yetmiyecek sanırım :)

HAMUR İÇİN 
2+1/4 fincan un
2 fincan toz şeker
40 gr. tereyağı, oda sıcaklığında
deniz kumu kıvamına gelinceye değin, elimle karıştırdım. 
120 ml. süt
1 yumurta
1.5 çay kaşığı kabartma tozu
1 tutam tuz
vanilya 
limon kabuğu ve bir kaç damla da limon
bir kaşık su

( bir kaç damla vanilya esansı var tarifin orjinalinde, ama bende yoktu, 
yani yeşil yazılar benim eklediklerim :)

ekleyip mikserle çırptım. 
hamuru 2/3 ünü dolduracak şekilde kağıt kek kalıplarına koydum ki, 
eğer bu keklerden yapacaksam benim de bir cup kek tepsisine ihtiyacım olacak. 
çünkü kağıtlar birbirine değip keklerin şekillerini bozuyorlar. 




170 derecede 25 dakika
ve kekler hazır...

soğuyunca üzerini kremayla süsledim:

KREMA İÇİN: 
kremşanti ve soğutulmuş süt 
_ kutunun üzerinde şekilde yapımı_


arda'nın kremasını ben beceremedim ve biraz ağır buldum, bir de yorumlarda 
kremşanti ile daha iyi olduğunu okuyunca, 
hemen kremşanti yaptım. kremşantiyi dört parçaya ayırdım. 
Her bir kasenin üzerine çoook az pembe, yeşil, mavi ekledim. biri de beyaz kaldı.



mavi babaya

pembe anneye


umarım uyanınca beğenir! çünkü ben çok beğendim :)



 http://www.ardaninmutfagi.com/yemek-tarifleri/tatlilar/vanilya-cupcake 

ece uyanınca önce cupcake'lerden tabiki yeşil olanların sadece kremalarını yaladı,

birlikte cupcake yapmak için ernkli köpük hazırladık





1 Ağustos 2013 Perşembe

deniz etkinlikleri

deniz ve kum 
arkadaşımız Merey
eve dönünce küçük bir deniz dünyası yaratmak için taşlar ve kabuklardan oluşan, bir hazine ediniyoruz.

ancak ece denizin içinde balıklara olmasından hoşlanmadı, 
kayaların timsah ve su aygırına benzetti ve onlardan korktu - çok benziyorlardı- merdivenlerden inerken yosunlardan da korktu… ama yengeçlerden hoşlandı :)

UŞAK Şeker Fabrikası

İlk Şeker Fabrikası,
asırlık ağaçlar: 
UŞAK (1926) ve bir vaha...


bir zamanların zengin kütüphanesine sahip
misafirhane...
bakımsız kalmış, eskimiş sessizce yok olmayı bekliyor gibi...
temizlik görevlileri, bize fotoğraf çektimiyor? kendi yuvamızda!


eski banklar...















  


nostalji: şehire gidip gelen servis otobüsü...


çay bahçesi

gezinti yolu


havuzlu bahçe

nostalji... 




Atamızın şeker fabrikalarının gereği üzerine sözlerinin olduğu anıtı...

bu çocuklar ne şanslı olduklarını daha sonra anlayacaklar....

Uşak ŞFb nı bırakmak istemiyoruz... 
ya bir şey olursa...
ya ağaçlar kesilirse...
ya satılır, parçalanır, alışveriş merkezi olursa ?

Cumhuriyet'imizin her kazancı, her ilerici inşası, yaratmaya çalıştığı ilerici, modern hayat tarzı gibi o da elimizden alınırsa :( diye korkuyoruz...

afyon şeker fabrikasında olduğu gibi,
Ankaraya planlananlar gibi....
ve değerleri....